Kanserli kadınlarda doğurganlığın korunması mümkündür. Doğurganlığın korunmasında kullanılan teknikler, verimliliği en üst düzeye çıkarmak için aynı hastada tek tek veya birlikte kullanılabilir. Oosit (yumurta) ve embriyo kriyoprezervasyonu (dondurarak koruma) artık yerleşik tekniklerdir ancak bunların sınırları vardır. Yumurtalık dokusunun kriyoprezervasyonu ise henüz deneysel olmasına karşın doğurganlık süresini daha uzun süre açık tutma avantajına sahip. Hem kemoterapi hem de radyoterapinin üreme potansiyeli üzerinde önemli bir etkisi vardır ve bu tedavilerden önce doğurganlığı koruma yöntemleri uygulanmalıdır.
Doğurganlığın korunması, yumurtaların, spermlerin veya üreme dokusunun korunması ve böylece hastanın gelecekte çocuk sahibi olabilmesidir. Bazı kanser cerrahisi türleri, hamilelik için gerekli organların alınmasına neden olabilir ve bazı tedaviler hormon seviyelerini değiştirebilir veya bir yumurtaya zarar verebilir. Kanserli kadınlarda doğurganlığın korunmasına yönelik adımlar, kanser cerrahisi veya tedaviler başlamadan önce yapılmalıdır.
Olası doğal hamilelik ne zaman mümkün?
Tedaviden önce doğurgan olan kadınlarda, vücut tedaviden sonra doğal olarak iyileşebilir. Doktorlar hamilelik için 6 aydan 2 yıla kadar beklemenizi tavsiye edebilir. 6 ay beklemek, kemoterapi veya diğer tedavilerden zarar gören yumurtalardan kaynaklanan doğum kusurları riskini azaltmak içindir. 2 yıllık süre ise, kanserin tekrarlama riskinin genellikle tedaviden sonraki ilk 2 yıl içinde en yüksek olmasına dayanmaktadır. Sürenin uzunluğu kanserin türüne ve kullanılan tedaviye bağlıdır. Ancak pelvis bölgesine kemoterapi veya radyasyon almış kadınlar, tekrar adet döngüsüne başladıktan sonra bile ani, erken menopoz riski altındadır. Menopoz beklenenden 5 ila 20 yıl önce başlayabilir. Bu nedenle kadınlar, gebe kalmaya çalışmak için ne kadar beklemeleri gerektiği konusunda doktorlarıyla konuşmalıdır.
Kriyoprezervasyon (embriyoların veya yumurtaların dondurulması)
Uzmanlar, kanserli kadınlarda doğurganlığın korunmasına yardımcı olmak için embriyo veya yumurtaların dondurulmasını önerebilir. Embriyo için yumurta toplama ve yumurta dondurma işlemi aynıdır ancak zamanlama farklı olabilir. Embriyo kriyoprezervasyonu için yumurta toplamak, bir kadının adet döngüsüne bağlı olarak genellikle birkaç gün veya hafta sürer. Enjekte edilebilir hormon ilaçları, en güvenli zamanda verilir. Yumurta kriyoprezervasyonu için adet döngüsünün zamanı o kadar önemli değildir. Her iki yöntemde de yumurtaları toplamak için vajinanın üst kısmına ve yumurtalık içine bir kateter yerleştirilir.
Embriyo dondurma nedir?
Embriyo kriyoprezervasyonu (embriyo dondurma), kanserli kadınlarda doğurganlığın korunmasına yardımcı olmanın etkili bir yoludur. Olgun yumurtalar kadından çıkarılır ve birkaç bin spermle steril bir laboratuar kabına konur. Amaç, spermlerden birinin yumurtayı döllemesidir. Buna in vitro fertilizasyon (IVF - tüp bebek) denir.
İn vitro intrasitoplazmik sperm enjeksiyonu (IVF-ICSI), tek bir spermin alınmasını ve onu döllemek için doğrudan bir yumurtaya enjekte edilmesidir. Hem IVF hem de IVF-ICSI'de laboratuvar kabı gözlemlenir ve yumurta döllenirse embriyo dondurulabilir. Tedavi bittikten ve kadın hamile kalmaya hazır olduktan sonra, embriyo çözülür ve gebelik elde etmek için kadının rahmine yerleştirilir.
Bir kadının yaşı ve menopoz durumu, hamilelik şansında büyük bir rol oynar; yumurta toplama sırasında daha genç yaş, daha yüksek gebelik şansı ile sonuçlanır. Embriyoların kalitesi de fark oluşturur. Bazıları çözülme sürecinden sağ çıkamayabilir, bazıları rahim içine doğru bir şekilde yerleştirilemeyebilir.
Yumurta (oosit) dondurma nasıl yapılır?
Yumurta dondurma (oosit kriyoprezervasyonu), embriyo dondurma kadar uzun süredir kullanılmamasına rağmen, kanserli kadınlarda doğurganlığın korunmasına yönelik etkili bir yoldur. Yumurta dondurma için kadından olgun yumurtalar alınır ve spermle döllenmeden önce dondurulur. Bu sürece yumurta bankası da denilebilir. Kadın hamile kalmaya hazır olduğunda, yumurtalar çözülebilir, eşinin veya donörün spermi tarafından döllenebilir ve hamileliği elde etmek için rahmine yerleştirilebilir.
Yumurtalık dokusunun dondurulması
Bu yöntem halen deneyseldir. Laparoskopi (pelvise ulaşmak için göbek yakınındaki küçük bir kesiden ince, esnek bir tüpün geçirildiği küçük bir ameliyat) ile yumurtalıkların tamamı veya bir kısmı çıkarılır. Yumurtalık dokusu genellikle küçük şeritler halinde kesilir, dondurulur ve depolanır. Kanser tedavisinden sonra yumurtalık dokusu çözülerek pelvise yerleştirilebilir. Nakledilen doku tekrar işlev görmeye başladığında yumurtalar toplanabilir ve laboratuvarda döllenmeye çalışılabilir.
Yumurtalık transpozisyonu nedir?
Yumurtalık transpozisyonu, yumurtalıkların radyasyon tedavisinin hedef bölgesinden uzaklaştırılmasıdır. Pelvik radyasyon alacak kadınlar için standart bir seçenektir. Cerrahlar, genellikle yumurtalıkları merkezi pelvik bölgenin yukarısına ve yanına hareket ettirir. Bu işlemi, radyasyon tedavisine başlamadan hemen önce yapmak gerekir, çünkü yumurtalıklar zamanla normal pozisyonlarına geri dönme eğilimindedir.
Yumurtalık transpozisyonunun başarı oranı değişiklik gösterir. Çünkü, radyasyon saçılımı nedeniyle yumurtalıklar her zaman korunamaz.
Doğurganlığı koruyan cerrahi işlemler
Erken evre rahim ağzı kanseri için doktorlar bazen rahim ağzının tamamını veya yumurtalıkları çıkarmadan rahim ağzını çıkarabilir (trakelektomi). Yalnızca bir yumurtalığı etkileyen erken evre yumurtalık kanseri için, cerrah sadece etkilenen yumurtalıktan yumurtaları çıkarabilir. Bu yöntemlerin her ikisi de kanserli kadınlarda doğurganlığın korunmasına yardımcı olabiliyor.
Yumurtalık baskılayıcı ilaçların kanserli kadınlarda doğurganlığın korunmasına faydaları
Gonadotropin salgılayan hormon (GnRH) agonistleri, bir kadının kısa bir süre menopoza girmesi için kullanılabilen uzun etkili hormon ilaçlarıdır. Buna yumurtalık baskılama denir. Bu tedavinin amacı kanser tedavisi sırasında yumurtalıkları kapatmak ve onları zararlı etkilerden korumaktır.
Tedavi sırasında yumurtalıklardaki aktivitenin azaltılmasının zarar gören yumurta sayısını azaltacağı ve böylece kadınların tedaviden sonra normal adet döngüsüne devam edebilmesi bu yöntemin umut verici tarafıdır. Ancak, bu tedavinin doğurganlığı korumanın etkili bir yolu olduğuna dair çalışmalar net değil. Uzmanlar, kriyoprezervasyon veya diğer kanıtlanmış doğurganlık koruma yöntemleri yerine yumurtalık baskılamasının kullanılmasını önermiyor.
Erken evre rahim kanseri için progesteron tedavisi
Daha genç kadınlarda bazen endometrial hiperplazi (uterusu çevreleyen hücrelerde kanser öncesi değişiklikler) veya rahmin iç yüzeyinde erken evre, yavaş büyüyen bir kanser (adenokarsinom) görülür. Genel tedavi histerektomidir (rahmin çıkarılması).
Bununla birlikte, çocuk sahibi olmak isteyen birinci evre endometrial kanserli kadınlar, progesteron hormonu, rahim içi araç (RİA) veya hap ile tedavi edilme seçeneğine sahip olabilir. Doğum yaptıktan sonra ise rahim, fallop tüpleri ve her iki yumurtalıkların alınması gerekebiliyor. Aynı zamanda yumurtalık kanseri riski de yüksek olduğundan, birçok onkolog, rahim kanseri olan genç kadınların yumurtalık dokusunu dondurmaması ve gelecekte bunları geri istememesi gerektiğine inanıyor.
Kanser tedavisi sonrası doğurgan olmayan kadınlar için seçenekler
Donör yumurtaları: Kanserli kadınlarda doğurganlığın korunmasına yönelik diğer yöntemler arasında birinci seçenek donör yumurtalardır. Donör yumurtalarını kullanmak, sağlıklı bir uterusu olan ve doktorları tarafından hamile kalmaları için izin verilen ancak kendi yumurtaları ile gebe kalamayan kadınlar için bir seçenektir. Süreç, in vitro fertilizasyonu (IVF) içerir. Bağışlanan yumurtalar kullanılır. Yönetmeliklere göre, yumurta donörleri cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar ve genetik hastalıklar açısından dikkatle taranır. Yumurtalar vericiden alınır ve spermle döllenir. Embriyolar daha sonra gebelik oluşturmak için alıcıya aktarılır. Plasenta gelişene ve kendi hormonlarını üretene kadar sürekli hormon desteğine ihtiyaç duyulabilir.
Donör embriyolar: Sağlıklı bir uterusu olan ve hamileliğini sürdürebilen bir kadına, donör embriyoları ile in vitro fertilizasyon yaptırma seçeneği sunulabilir. Bağışlanan döllenmiş yumurtalarda sperm veya hamile kalmaya çalışan çiftin yumurtası olmaz. Bu yaklaşım, bir çiftin hamileliği ve doğumu birlikte yaşamasını sağlar ancak hiçbir ebeveynin çocukla genetik bir ilişkisi bulunmaz. Embriyo bağışları genellikle IVF geçirmiş ve fazladan donmuş embriyoları olan çiftlerden gelir. Donör embriyo yöntemini kullanan kadınların çoğu, rahim iç yüzeyini hazırlamak ve embriyo transferinin doğru bir şekilde zamanlanması için hormon tedavisi görmelidir.
Yayınlanma tarihi: 23 Kasım 2021 Salı